Türk futbolunda imza krizi! TFF savlara karşılık verdi!
“136 İMZA TOPLANDI”
Basın toplantısında konuşan İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral “TFF statüsü 29. husus mucibince TFF delegelerinin noter marifetiyle TFF başkanı ve yönetim kurulunu harikulâde genel konseye çağırmasıyla ilgili olarak TFF başkanı tarafından basın yoluyla ileri sürülen mesnetsiz savlar ve yaşanan bilgi kirliliğinin ortadan kaldırılması ve bu sürecin ne halde başladığı, bugüne nasıl gelindiğine ait spor kamuoyuna yanlışsız bilgilendirme yapılması hedefiyle bu basın toplantısını düzenliyoruz. Malum, Sayın Büyükekşi’nin imzaların ilk açıklamasında 50-60, dünkü demecinde 80 olduğu savı ve yeniden kâfi imza toplansa bile 60 günlük müddetin geçmemesinden ötürü bu genel heyetin 18 Temmuz’dan evvel yapılamayacağı savı. İmza sayımız 136’yı bulmuş durumda. Bu imzalar noter onaylıdır. Statünün 29. unsurunda belirtilen harika genel konsey için kâfi imza sayısı aşılmış durumdur. Sayın Büyükekşi’nin kamuoyunu yanıltmaya yönelik sözleri mesnetsizdir.” açıklamasını yaptı.
TFF’DEN JET KARŞILIK: “İMZA SAYISI 94”
Bayram Saral’ın konuştuğu sırada açıklama yapan Türkiye Futbol Federasyonu, imza sayısının 109 olduğunu duyurdu.
TFF’den yapılan açıklamada “Türkiye Futbol Federasyonu’na harikulâde kongre davetiyle ulaşan imza sayısı bugün itibariyle 109’dur. İmzalarını noter onayıyla resmen geri çeken delege sayısı 13’tür. Yetkisiz bireylerin geçersiz imza sayısı 2’dir. Sonuç prestijiyle harika genel heyet yapılması talebiyle TFF’de imzası bulunan delege sayısı 94’tür. Kamuoyunu yanıltmak gayesiyle verilen gerçek dışı beyanlara prestij edilmemesini kamuoyunun bilgisine hürmetle sunarız.” denildi.
TFF’NİN 109 İMZA AÇIKLAMASINA CEVAP
İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral, TFF’nin açıklama yaptığının hatırlatılması üzerine “İlk günden beri baskıyla imza geri çektirmeye çalışıyor. 136 tane noter tasdikli ihtarname var. Bu şahıslar delege. Kendi kulüpleri tarafından seçilmiş delegeler, liderler. Bağımsız delegeler var. Bunlar kendi isteğiyle imza veriyorlar. Daha sonra da imza çekiyorlar. İmza verirken akli melekeleri yerinde değildi ya da baskıyla geri çektiler.” karşılığını verdi.
“ZAT MI, ZART MI, ZURT MU DİYEYİM?“
Ecmel Faik Sarıalioğlu, TFF’nin açıklaması üzerine “136 delege şahsen kendi imza verdi. İmzalar geçersizse delegeler geçersiz. Türkiye Cumhuriyeti’nin bir değeri yok, noterlerimiz sahtekar o vakit. Bu türlü bir şey olabilir mi! Kimliğiyle gidiyor, notere imza veriyor. Onların geri çektik dedikleri imzalara baksınlar. Genel sekreter mi şahsen delegeler mi. Biz 1-2 kulübün ismini duyduk imzayı geri çektiler diye. İsim vermeyeceğim. Aradım, sordum. ‘Benim haberim yok’ dedi. 136 imza sahibinin hepsi geri çekti, ben mi yaptırdım, silah mı dayadım başına. Zonguldakspor var, küme düşmüş. Birinci günden beri imza verecek, bugün, yarın küme düştüm, son maç geçsin falan. Adam küme düştü, imza verecek. Savcılığa cürüm duyurusunda bulunmuşlar, oradan bir umut bekliyorlar, kümede kalır mıyız diye. 15-20 kulüp var benim bildiğim. Volkan Can denen zat mı diyeyim, zart mı zurt mu diyelim, terbiyesizin biri. Bilhassa o her tarafı arıyor. 1 tane adam çıktı, dedi ki ‘Ali Düşmez benim arkadaşım, dostum. Ben onun için imza vermeyeceğim’ dedi. 1 kişi bunu söyledi. Diğer herkes sorunlarından ötürü imza vereceğim dedi, benim aradıklarımdan. Takviye istediğim 1 kişi haricinde herkes imza verdi. 3-5 kulüp biz belediyeye bağlıyız, liderlere sormamız lazım, takviye veririz ya da vermeyiz diyen oldu. Süper Lig ve alt lig kulüp liderleri, bu aday olursa 1 kişi bile oy vermeyecek. 1 kişi destekliyorum demiyor, herkes gitmesinden taraf. Bugün vazifeden alınması gereken adam.” tabirlerini kullandı.
DÖRT BÜYÜK GRUBUN KARARI NE?
“Dört büyük kulübün kararı nedir?” sorusunu yanıtlayan Bayram Saral “Fenerbahçe ve Beşiktaş, 7 delege bazında imza verdi. Trabzonspor Başkanı olan yakın dostum Ertuğrul Doğan, birinci günden beri TFF’nin gitmesi gerektiğini, güvenmediğini, istifa etmeleri gerektiğini belirtti. Ancak, devamlı kendisiyle istişaredeyim. 18 Temmuz tarihini uygun bir tarih görerek imza vermedi, imtina etti. Galatasaray, bu süreci başlatanlardan, TFF’nin gitmesini istiyor lakin son dönemeçte bize gerekli dayanağı vermedi. Bundan sonra bize takviye olacaklarını umuyoruz. Dursun Bey bizim ağabeyimizdir. Onlarda sorun olduğunu düşünmüyorum. Öbür kulüpleri unutmayalım. Başka kulüpler de bize dayanak verdi. Ali Lider önemli dayanak verdi, vermeye devam ediyor. Süleyman Hurma ve Fatih Saraç çok büyük dayanak verdi. Samsunspor verdi. Bütün hepsi verdi. İmza vermeyenlere sitemimiz yok. Vermeyeceklerini söylediler. Onlar da federasyonun gitmesini istiyor. Gitmesini istemeyen 1 kulüp yok. Varsa, ‘TFF başarılıdır, kalsın’ diyoruz desinler. Biz bu 325 sayıyı aşağı indireceğiz.” dedi.
SARIALİOĞLU: “KİMSE ONA OY VERMEYECEK”
Basın toplantısında konuşan İstanbulspor Başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu “Eğer aday olursa kimse oy vermeyeceğini söyledi.” açıklamasını yaparken; “TFF Başkanı ‘İstenmediğim yerde durmam‘ dedi.” hatırlatmasına “Gitsin o zaman! Milli kadro başarısız olursa biz miyiz hatalı? Biz miyiz 3-5 kişi, onlar mı 3-5 kişi. Onlar 3-5 kişi bile değil, 1 kişi. İdaresinde olup 1 tane orada kalmak isteyen adam var mı? Çıksın desin ki bu idare kalsın. 1 tane adam çıksın. Hepsi saltanatın peşinde, hepsi yemek içmek otel peşinde. Bugüne kadar alım satımları inceleyin. Aklınıza ne geliyorsa. Hepsi tek tek ortaya çıkacak. Alttan ayağıma vuruyor (İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral’ı kast ederek), bunları konuşma diyor. Boşver diyor. Asla pişman olacağım hiçbir şey söylemiyorum. Sonuna kadar ne yapılması gerekiyorsa yapacağım, neye mal olursa olsun. Bunlar buradan gidecek. Mehmet Büyükekşi; yatacak, kalkacak, hayalinde beni görecek. Bu işin sonuna kadar gideceğim.” kelamıyla karşılık verdi.
“CUMHURBAŞKANIMIZ BUNLARLA UĞRAŞMAZ”
İstanbulspor Başkanı Ecmel Faik Sarıalioğlu basın toplantısında gelen sorular üzerine “Sayın Cumhurbaşkanımızın işi bitmiş de bunlarla mı uğraşacak. Adamın gereğince yoğunluğu var zati. Memleketimizin durumu ortada, bir sürü düşüncelerimiz var. Futbolun bu kadar makûs olmasının en çok kendisine kaybı var. En çok sevdiği ve inanıyoruz ki 5-6 kadronun 11’ini bizden uygun biliyordur. Futbol tabana vurmuş, daha ne kadar tabana vurabilir ki. Cumhurbaşkanımızın bu işe karıştığını, ilgilendiğini sanmıyoruz. Çok adaylı olmasından yana olduğunu duyuyoruz, inanıyoruz. İsmini kullanarak çok yanlış tabir eden beşerler var. Beyefendi haber yolladı, şöyle dedi, bu türlü dedi. Biz buna asla inanmıyoruz. Bizi direkt arayabilir, söyleyebilir. Bu işi seviyor, bu duruma düşmesini istemez. Bu duruma düşmesinin tek sebebi Mehmet Büyükekşi’dir. 14-15 tane yöneticisi var, kulüp başkanlığı yapmış. 14-15 tane arkadaşı, her biri kulüplerde yöneticilik yapmış arkadaşlar. 1 adedine bir şey sorduğu yok. Hakemle, hukukla, stadyumla, bekçisiyle kendisi uğraşıyor. Aklına ne geliyorsa her şeyle birebir uğraşıyor. Tek şahısla bu işler olmaz. 15-20 danışman almış, 1 adedinin futbolla alakası yok. THY’den, TİM’den arkadaşlarını TFF’ye almış daima. TFF’nin en uygun hukukçularını, çalışanlarını işten çıkarmış. Birkaç kişi daha çıkaracak. 80 kişiyi çıkarmış, 120 kişiyi almış. Bu tip işler. Bir saltanat kurmuşlar. Peşine takılmış gidiyorlar. Kimin malı, kimin şeyi…” açıklamasını yaptı.
“KULÜPLERE 400 BİN VE 500 BİN TL VERDİLER”
Ecmel Faik Sarıalioğlu ayrıyeten “9 kulübümüze imza vermemeleri için 3. Lig kulüplerine 400 bin lira, 2. Lig kulüplerine 500 bin lira para vermişler. Baskı yaptıkları çok kulüp var. Bunları birebir biliyorum. Kulüplerimizin müsaadesi olmadan paylaşmam. Ne demişler hepsini biliyorum. Öncelikle Volkan Can! Sonra Ali Düşmez. Artık Müslüm Bey, Yalçın Orhan Bey ne kadar var bilmiyorum. Spor Bakanının, Cumhurbaşkanımızın ve etrafındaki bireylerin isimlerini kullanıyorlar. Bunlar gitmeyecek. Vazifeden alınmaları lazım. 18 Temmuz’da seçim yapmayacaklar. Asla inanmıyorum. Asla inanmıyorum.” açıklamasını yaptı.
“HAZİRAN’IN BİRİNCİ HAFTASI SEÇİM OLUR”
Bayram Saral açıklamasında “İmzalar daima artmaktadır. Yakın vakitte 150-200 imza olacaktır. 60 günden evvel fevkalâde genel şura olamayacağı tezi yanlışsız değil. Statünün 29. maddesinde yönetim kurulu tarafından en geç 30 gün içinde inanılmaz genel heyet yapılır deniyor. En geç 30 gün deniyor. Genel şura ile ilan tarihi ortasında yasal olarak olması mecburî 15 günlük müddet genel heyet için yeterlidir. Seçimli genel kurulu işin içine katarsak toplam 30 gün. İç tüzüğün 3. hususuna nazaran delegelerin toplanma mühleti 7 gün. Oradan da 7 gün verelim, toplamda 37 gün yapar. 3 gün de düşünme mühleti verelim. Haziranın birinci haftası bu seçim yapılır. Âlâ niyetli bir TFF başkanı bu seçimi haziran başına yetiştirir. TFF içinde çok pahalı hukukçular var. Baş hukuk danışmanı yakın dostum, ona sorsun, kendisi izah eder.” tabirlerini kullandı.
“TFF İSTERSE SEÇİMİ EKİM’E DE ATAR”
İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral ayrıyeten “18 Temmuz tarihi resmi değil fakat kamuoyuyla paylaşılan bir tarih. Genel kurulu yapmak istemeyen TFF, 18 Temmuz’dan sonraya da atar, ekime de atar. Makus niyetli olurlarsa istedikleri tarihe atarlar.” tabirlerini kullandı.
“BİZ AZINLIK DEĞİL, ÇOĞUNLUZ!”
Kelamlarına devam eden Bayram Saral “TFF liderinin demecinde, azınlığın çoğunluğa tahakkümü savı var. Artık biz azınlık değiliz. İmza sayısı 136. 150’ye geldiğinde toplam delege sayısının yarısı. Biz azınlığı değil çoğunluğu temsil ediyoruz. Biz Süper Lig kulüplerinin çabucak hemen tüm kulüplerinin ittifakıyla bu yola girdik. TFF’nin fevkalâde genel konseyle misyonu bırakması için tüm kulüpler ittifak halinde. Çatlak bir ses yok. Birinci günden beri birtakım kulüp liderleri kendilerince haklı sebeplerle imza veremeyeceklerini söylediler. Birtakım liderler ise TFF’nin 18 Temmuz tarihini kâfi görerek imza vermediler. Onlara diyecek kelamımız yok. Bizim içinde bulunduğumuz çoğunluk ise 18 Temmuz’un samimi bir tarih olmadığını, bir yönetim kurulu kararı olmadığından bahisle imza sürecine devam ettik. Hala birebir fikirdeyiz. Bu süreçte bizim yanımızda bulunan kulüp liderlerine, delegelere, bağımsız delegelere başka ayrı teşekkür ediyoruz.” açıklamasını yaptı.
“BÜYÜKEKŞİ HASSAS NOKTALARA GİRMESİN”
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Büyükekşi’yi uyaran İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral “TFF’nin dün verdiği demeç ve sitede yayınladığı yazı çok manidar. ‘Bazı malum isimlerin, ferdî hırs ve menfaatlerini, ulusal menfaatlerden üstün tuttuğu’ savı ve İstanbulspor Kulübü Lideri Ecmel Faik Sarıalioğlu’nun ismini vererek, günde 10 kez arayarak imza talep ettiği imzası… Bir sefer bizim ulusal hislerimizi, vatan millet bayrak sevgimizi tartmak kimsenin haddi değil. Bu bahisler çok hassas konular. Büyükekşi’ye tavsiyem hassas noktalara girmesin.” dedi.
“TFF’NİN YAPTIĞI DEMOKRATİK Mİ?”
Kelamlarına devam eden Bayram Saral “Ecmel Lider ve yöneticileri diyerek kimleri kastettiklerini biliyoruz, isim vermeyeceğiz. 10 defa arayıp imza isteme hususu. Harikulâde genel şura TFF 29. unsurda düzenlenmiş bir konudur, türel ve demokratik bir haktır. Bir liderin kendisiyle birebir yolda olan bir başkanı araması neresi tuhaf? Aykırısından bakalım, Sayın Büyükekşi ve yönetimindeki birkaç isim, bunlar da kendilerini çok güzel biliyorlar, bu müddet içerisinde yönettikleri TFF’nin mutlak otoritesini, oturdukları koltukların gücünü kullanarak alt liglerin kulüplerini ve delegelerini arayarak baskı kurarak imza vermemelerini, verdilerse geri çekmelerini söylemek mi demokratik!” açıklamasını yaptı.
“TERİM DEVRİNDE LİDER DEĞİŞTİ”
TFF’nin Ulusal Kadro’nun seçimden etkilenebileceği tarafındaki açıklamasına karşılık veren Bayram Saral “18 Temmuz tarihinin neden alındığını açıkladılar. Münasebet olarak, ulusal ekibi, motivasyonunu gösterdiler. Sizlere hatırlatmak isterim. 2008’de Haluk Ulusoy federasyonunda vazifeli bir hukukçuydum. Bahisle ilgili diye örneği veriyorum. Elemeler, Haluk Ulusoy federasyondayken gerçekleşti. Daha sonra harikulâde genel konsey oldu, Haluk Bey bıraktı, yerine Hasan Doğan Bey geldi. Turnuvaya Hasan Bey geldi. Ulusal Kadronun başında Fatih Terim vardı. EURO 2008’de en büyük muvaffakiyet elde edildi. Fatih Terim, Haluk Bey ile gitmedi diye motivasyon mu bozuldu. Orası bir ulusal kadro, kulüp değil. Ulusal ruhla hareket ediliyor. Büyükekşi ve idaresi yahut öbür bir idareyle gidilmesinin ulusal kadroyla ilgisi yoktur. Bu türlü bir bahaneye sığınmasınlar.” sözlerini kullandı.
“10 ADAY OLMAZ, 5 ADAY OLUR!”
İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral ayrıyeten basın toplantısında “Bizim bu süreçle ilgili yahut yeni süreçle ilgili, Kulüpler Birliği tarafından, en azından İstanbulspor olarak bir isim yoktur. Biz çok adaylı demokratik seçim olması gerektiğine inanıyoruz. Bu seçime statünün öngördüğü sayıda TFF lider adayı olmasını bekliyoruz. TFF liderinin beklediği, söylediği üzere 10 aday olması mümkün değil. En fazla 5 aday olabilir. Uygulamada 2-3’ten fazla aday olmaz. Çok adaylı seçim olmazsa şu an futbolun içinde bulunduğu kaotik durum değişmez. Çok adaylı bir seçim olması lazım. Seçimin 10 Haziran’da olmasının gerekçelerini Kulüpler Birliği Vakfı’nda Sayın Ali Koç açıkladı. 10 Haziran değil diğer bir tarih olursa çok büyük sıkıntılar olur. Zira elinde eski federasyonun planladığı bir süreç olacak. Bu da çok büyük düşünce olabilir. 18 Temmuz 2024 tarihine ait genel heyet kararından federasyon ve yönetim kurulunun samimi olmadığını düşünüyoruz. Bu türlü bir samimiyet var ise derhal yönetim kurulu kararı alıp sayı ve tarih numarasıyla açıklamaları gerekiyor.” dedi.
“BİZ KİMSENİN PEŞİNE TAKILMADIK”
İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral basın toplantısında “Biz bu süreçte kamuoyunda bilinenin tersine bir algı yaratılmaya çalışılıyor, biz bu sürece tüm kulüp liderleriyle bir arada çıktık. Maalesef kıymetli kulüp liderlerinin ardına takılarak, onların ismine iş yaptığımızı söylüyor. Biz hiç kimsenin peşine takılmayız. Bizim bu türlü bir biçimimiz, tutumumuz yok. Biz hakikat bildiğimiz yolda demokratik hak arayışımızı sürdürüyoruz. Başarılı olur olmayız. Biz Türk futbolun içinde bulunduğu kaotik ortamdan çıkmasını istiyoruz. Türk futbol tarihinde bu türlü başarısız bir federasyon ve yönetim kurulu gördünüz mü? Hayır! Siz futbol tarihinin tüm devirlerinde 4 büyük futbol kulüp dahil tüm bileşenlerin birebir fikirde buluştuğu bir devir gördünüz mü? Hayır.” biçiminde konuştu.
“SİYASİ BİR EMELİMİZ YOK!”
“Siyasi iktidara karşı bir atak olarak nitelendiriliyor imza verme süreci. İmza toplama süreci sportif mi öbür bir sebebi var mı?” sorusunu yanıtlayan Bayram Saral “Bizim siyasi bir maksadımız yok, olması mümkün değil. TFF özerk bir kurum. Siyasetten uzak kalması gereken bir kurum. Tüm gayretimiz bu istikamette. Siyasilerle dirsek temasımız yok. Bugünkü iktidarla ilgili bir kelamımız olamaz. Biz futbolun içerisinde bu sorunların çözülmesi, gerçek olanın bu olduğuna inanıyoruz.” dedi.
“SEÇİM OLACAĞINA İNANIYOR MUSUNUZ?”
“Seçim olacağına inanıyor musunuz?” sorusunu cevaplayan Bayram Saral “İstanbulspor Lider Yardımcısı Bayram Saral: “Samimi değiller. 29. unsur gereği imza toplamımızın nedeni, harikulâde genel konsey kararını aldırmak. Bunun şikayet düzenekleri var. Kararı almazlarsa bu sorumluluğun altından kalkamazlar.” tabirlerini kullandı.
“İSTENMEDİĞİ YERDE DURMAYACAKSA SEÇİM YAPSIN”
Bayram Saral açıklamasında “Müzakere tekniği, Kulüpler Birliği’nin ortak kararıydı. Dursun Bey’in talebiyle müzakere yolu kapanmasın dendi. Ortak bir fikir ve ortak bir açıklama çıktı. Bir küme, müzakerenin başarılı olmayacağını biliyordu. Lakin, müzakerenin önünü kapatmak hakikat değil dedik ancak vakit kaybı. TFF liderinin 18 Temmuz tarihini öne almak üzere bir niyeti yok. Heyet oraya gidince cesaretlendi, 20 dakikada toplantıyı kesti. Kulüpler Birliği Vakfı’nı orada rencide etti. O görüşme başarılı olmadı. Sayın Büyükekşi, 2-3 günde dozunu artırarak verdiği demeçlerde başarılı olduğunu ima etmeye çalışıyor. İstenmediği yerde durmayacaksa çabucak genel şura kararı alsın. Tekrar aday olsun. İtimat tazelemiş olarak ulusal ekibin başında sarfiyat. Bu işler beyanla değil icraatle olur. Geç kalmadık, biz bu yola erken girdik. TFF başkanı çağrılarımıza kulak verse bu seçim daha erken olurdu. Bunun bir kadro yolları vardı. İstemedi. Süreci uzatarak bu noktaya getirdi. Artık ulusal ekibin ortasına sıkıştırılmış bir yol olarak lanse ediyor. 2002 Dünya Kupası’na gitmeden evvel genel şura yapılıp ondan sonra gidildi. Sonuçta o devirde de çok adaylı genel konseyler yapılıyor. Mevcut başkan, seçimi kaybetme riskine girdi fakat ulusal kadroya gitti. Bu tıp mazeretlere sığınmak o makamlardaki insanlara yakışmıyor” dedi.
